13’üncü Kariyer Festivalimiz İstanbul Sanayi Odası Vakfı – Sakıp Sabancı Konferans Salonu’nda Gerçekleşti
23 Mart Cumartesi günü İstişare Heyeti Üyemiz, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın onur konuğumuz olduğu Kariyer Festivalimiz 300 kişilik katılımla ve ülkemizin önde gelen 23 kurumunun iştirakiyle İstanbul Sanayi Odası Vakfı – Sakıp Sabancı Konferans Salonu’nda gerçekleşti.
13’üncü Kariyer Festivali’nde yapılan tüm iş ve staj başvuruları İK çözüm ortağımız Mental HR – Consultancy’nin Kariyer Portalı üzerinden alındı. Festivale katılmış olan öğrenci ve mezunlarımız portal üzerinde oluşturdukları özgeçmişlerini tercih ettikleri kurumlara Mental HR – Consultancy’nin sistemi üzerinden iletmiş oldular.
09.30’da kahvaltı ikramı ile başlayan program, Mütevelli Heyeti Başkanımız Bahattin Aydın Bey’in açılış konuşması ve bu sene etkinliğin onur konuğu, kendisi de bir Boğaziçi mezunu olan Vakfımız İstişare Heyeti Üyesi, TC. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Sayın Mehmet Fatih Kacır’ın konuşmasıyla mekânın konferans salonunda devam etti.
Mütevelli Heyeti Başkanımız Bahattin Aydın konuşmasına Boğaziçililerin görev aldıkları her ortamda o ortama bir yenilik, bir değer kattıklarını, ama bunu yaparken de tarihimizle, medeniyetimizle, kültürümüzle, yani bizi biz yapan değerlerle hareket etmelerinin gerekliliğine dikkat çekerek başladı. Aydın, bu anlamda Vakfımızın çalışmalarıyla medeniyet bilincini mensuplarına her zaman hatırlatan ve bu bilinci yaşatan bir yapı olma gayretinde olduğunu vurguladı.
BAHATTİN AYDIN: HAYAT HER ŞEYİ AFFEDER, AMA KENDİNİZE KARŞI ÖZENSİZLİĞİNİZİ AFFETMEZ
Yenilikleri yokmuş gibi sayamayacağımıza belirten Aydın, bu anlamda genç arkadaşlarımıza geleceğe hazırlanmaya yönelik önemli tavsiyelerde bulundu. Endüstri devrimlerinin mesleklere etkisine değinen Aydın, artık geçişken hale gelen mesleklerle multidisipliner bir dünyaya doğru gidildiğinin altını çizdi.
Bahattin Aydın şu sözlerle konuşmasını sonlandırdı:
“Hayat her şeyi affeder, ama kendinize karşı özensizliğinizi affetmez. Önce kendinize karşı özenli olacaksınız. Disiplinli olacaksınız, belli alışkanlıklarınız olacak. İş ararken ciddi olacaksınız, işinizde ciddi olacaksınız. Kendinize karşı ciddi ve özenli olacaksınız. Ne kadar çok sosyal ilişki ağınız varsa, bu ağ güçlüyse o kadar performansınız artar. Biz vakıf olarak her konuda sizin yanınızdayız. Sizlerin manevi gelişiminize, profesyonel gelişiminize, kişilik gelişiminize katkı sunmaya çalışıyoruz. Hepinize katılımınız için teşekkür ediyoruz. Hepinize ömür boyu başarılı olacağınız, faydalı olacağınız Allah rızası üzerine çalışacağınız bir kariyer diliyorum.“
Mütevelli Heyeti Başkanımız Bahattin Aydın’ın ardından sözü Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Sayın Mehmet Fatih Kacır’a bıraktık.
“Kariyer yolculuğunuzda adımlar atarken sizlere rehberlik edebilecek bir takım notlar olabilir ümidiyle sizlerle bugün fikirlerimi paylaşmaya gayret edeceğim.” sözleriyle konuşmasına başlayan Sayın Kacır, günümüzde iş, eğitim ve teknoloji alanlarında dünyada ve ülkemiz özelinde yaşanan değişimlere dikkat çekerek Milli Teknoloji Hamlesi ile hedeflenenleri aktardı.
MEHMET FATİH KACIR: BU DÜNYADA YAŞAYAN KULLAR OLARAK MEDENİYET DEĞERLERİMİZİ ADALET VE MERHAMET ÜZERİNE İNŞA ETMEKTEN DAHA ÖNCELİKLİ, DAHA ACİL, DAHA KIYMETLİ, ÖNEMLİ BİR MİSYONUMUZ BİR ÖDEVİMİZ OLAMAZ DİYE DÜŞÜNÜYORUM.
“Dünya tarihinin son 250 yılı endüstri devrimlerini yaşamakla geçiyor. Ve artık bu devrimler daha ardı sıra, daha yüksek dozajlı olarak hayatımıza tesir ediyor. Fakat tüm bu devrimler bizlerin insani gelişmeden umduğumuz neticeleri bizlere sunuyor mu diye kendimize bir soru sormalıyız diye düşünüyorum. Dünyanın en zengin, en varlıklı 26 kişisi dünya nüfusunun yaklaşık yarısı olan 3,5 milyar 500 milyon insanla aynı servete sahip. Yine bugünün dünyasında Etiyopya’da 702 günlük kişi başı elektrik tüketimi Amerika’da 3 günlük kişi başı elektrik tüketimine denk. 150 yıl önce dünyanın büyük, zengin devletleri yoksul devletlerin 3 misli büyükken bugün 80 misli büyüklüğe eriştiler. Bugün halen dünyada her gün 10 bin kişi erişmesi gereken sağlık hizmetini alamadığı için hayatını kaybediyor. Sadece 20.yüzyılda 160 milyon insan savaşlarda öldürüldü. Bu savaşların neredeyse tamamı başkalarına ait varlıkları, başkalarına ait zenginlikleri gasp etmek, onlardan çalmak ve onların topraklarını işgal etmek üzere gözünü hırs bürümüş vahşiler tarafından çıkarıldı. Bugün Japonya’da gözünü dünyaya açan bir bebek için yaklaşık 84 yıllık bir ömür biçilirken, sahra altında dünyaya gelen bebekler için biçilen ömür sadece 49 yıl. Bütün bu 1.,2.,3. ve 4. Endüstri devrimleriyle yaşanan kalkınma hikayesi dünyaya adil, geniş tabana yayılmış bir mutluluk bir refah dağıtmış değil. Elbette ki kalkınma herkese tesir etti. Ama hala dünyada büyük bir asimetri içerisinde yaşıyoruz. Bu dünyayı değiştirmekten başka bir misyonumuz olamaz diye düşünüyorum. Bu dünyada yaşayan kullar olarak medeniyet değerlerimizi adalet ve merhamet üzerine inşa etmekten daha öncelikli, daha acil, daha kıymetli, önemli bir misyonumuz bir ödevimiz olamaz diye düşünüyorum.” diyen Bakan Yardımcısı Sayın Kacır paylaşmış olduğu çarpıcı verilerle zihnimizi kalıplardan ve ön kabullerden sıyırarak bu dünyayı nasıl değiştirebileceğimize dair inisiyatifler alma sorumluluğumuza dikkatlerimizi çekti.
Eskiye göre çok iyi olsa da kişi başı milli gelir seviyemiz ve ihracat seviyelerimizin dünyayla kıyaslandığında halen alınması gereken çok mesafe olduğunu kaydeden Sayın Kacır, bu mesafenin ancak ülke olarak daha doğru politikalar izleyebilir ve dünyaya daha nitelikli, yükte hafif pahada ağır şeyler satabilirsek kapanabileceğinin altını çizdi.
Büyük ve gelişmiş ekonomilerin dünyaya makine ürünleri, elektronik ürünler, kimya ürünleri, gemiler, uçaklar otomobiller satarken, yoksul ülkelerinse topraktan çıkarılan tarım ürünleri ya da madenleri çoğunlukla da herhangi bir işleme tabi tutmaksızın sattıklarını belirten Sayın Kacır, bizim ülke olarak başa güreşmemiz için, dünyada adalet adına merhamet adına yükseltmeye gayret ettiğimiz sesimizi daha güçlü kılabilmemiz için elektronik ürünleri, yazılım ürünlerini, yüksek katma değerli ürünleri dünyaya satabilir hale gelmemiz gerektiğini vurguladı.
MEHMET FATİH KACIR: ÖNÜMÜZDEKİ EN ÖNEMLİ HEDEFLERDEN BİR TANESİ SAVUNMA SANAYİİNDEKİ BAŞARI HİKAYESİNİ TEKNOLOJİNİN VE SANAYİNİN DİĞER BÜTÜN ALANLARINA HIZLA YAYGINLAŞTIRMAKTIR.
Bakan Yardımcısı Sayın Mehmet Fatih Kacır konuşmasına şöyle devam etti: “Her ne yapacaksak bilgimizi, aklımızı alın terimizi daha fazla ortaya koyarak, daha fazla tasarımla, daha fazla markalaşmayla yapabiliriz. Yapacağımız katma değerle ekonomimizi büyütmemiz arasında doğrudan bir ilişki vardır. Sanayideki katma değerimizi ne kadar artırabilirsek ekonomimizi de o kadar büyütebiliriz. Sınai katma değerde 15’inci, ekonomide 17’nci sıradayız. Dünyayı değiştirmeyi hedefliyorsak bu sıralamalarda çok daha yukarılara çıkmamız lazımdır. Her ne yapıyorsak içinde bulunduğumuz şirkette, kurumda üstlendiğimiz görevde yaptığımız işi daha anlamlı, içinde yaşayageldiğimiz bu dünyayı daha anlamlı kılmak için ve ülkemizi bu sıralamalarda daha yukarılara çıkarabilmek için gayret etmeliyiz. Son 15 yılda biz aslında bu hedefler için güçlü bir ekosistem oluşturduk, hep birlikte çok büyük bir araştırma geliştirme ekosistemi inşa ettik. Gayri safi milli hasılada ar-ge harcamamızın oranı binde beşler seviyesindeyken yüzde birler seviyesine yükseldi. Ar-ge alanında 54 bin insanımız var iken bugün 154 bin insan ar-ge yapmaktadır. Türkiye’de patent başvuru sayısı 300’lerdeyken bugün 1 yılda yapılan patent başvuru sayısı 7 binlerin üzerine çıktı. Ar-ge harcamalarını yalnızca devlet değil özel şirketlerimiz de büyük oranda gerçekleştirmektedir. Bugün ülkemizin pek çok yerinde enstitülerde, araştırma merkezlerinde çok nitelikli dünya çapında ar-ge faaliyetleri bu büyük çaplı ekosistem sayesinde yürütülmektedir. En büyük başarıyı savunma sanayimizde elde ettik. Ülkemiz bugün savunma sanayiinde artık kendi kendine yetebilmesinin ötesine geçmiş durumdadır. Biz sınıfının en iyi insansız hava araçlarını geliştirip üretiyor diğer ülkelere ihraç edebiliyoruz. Helikopter, tank, eğitim uçaklarını milli ve özgün olarak milli şirketlerimiz olarak geliştiriyor hem kendimiz için üretiyor hem de dost ülkelere ihraç ediyoruz. Bunu daha fazla para harcayarak başarmadık. Bunu yatırımımızı insanımıza beşeri sermayemize daha fazla yaparak başardık.
Önümüzdeki en önemli hedeflerden bir tanesi savunma sanayiindeki bu başarı hikayesini teknolojinin ve sanayinin diğer bütün alanlarına hızla yaygınlaştırmaktır. Bizim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak Milli Teknoloji Hamlesi çerçevesinde yürütmeye çalıştığımız bütün projeler, bütün adımlar bu hedef doğrultusundadır.”
Teknoloji çağının dünyada bütün sıralamaları altüst ettiğini ifade eden Sayın Kacır, 10 yıl önce dünyanın en büyük şirketleri petrol şirketleri, finans şirketleri, bankacılık şirketleriyken şimdi bunların yerini teknoloji şirketleri, yazılım şirketlerinin aldığına dikkat çekti.
İş dünyasındaki paradigma değişimlerine de işaret eden Sayın Kacır, yeni iş modelleri üreten şirketlerin ekonomide büyük roller oynadığını belirterek ar-ge odaklı işlerin hedeflenmesinin önemini vurguladı.
Ülke olarak genç nüfusumuzu fırsata çevirerek, tüketen değil araştırma geliştirmeyle üreten ve dünyaya satan bir ülke haline gelmek durumunda olduğumuzu belirten Sayın Bakan Yardımcısı, mevcut ve planlanan teknoparklar, sayısı her geçen gün artan ar-ge çalışanları, artırılacak teknopark şirket sayısı ve 3 milyar doları aşması hedeflenen teknoloji ihracatıyla çok güçlü olan ekosistemi daha da güçlendirmek için yatırım yapmaya devam edeceklerini kaydetti.
Milli Teknoloji Hamlesi çerçevesinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yürütülen projelere de değinen Sayın Kacır kısaca ayrıntılarını verdiği projeleri Türkiye Açık Kaynak Platformu, Deneyap Teknoloji Atölyeleri, uluslararası lider araştırmacılar programı, teknolojiye dayalı erken aşama girişim desteği, Türkiye Uzay Ajansı çalışmaları, ulusal araştırma altyapıları kurulma çalışmaları, ileri düzey ar-ge çalışmaları, küresel şirketlere ülkmemizde yapacakları inovasyon çalışmaları için ar-ge desteği ve Teknofest olarak sıraladı.
MEHMET FATİH KACIR: BOĞAZİÇİLİLERİN TÜRKİYE’NİN MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ YOLCULUĞUNA, AR-GE, İNOVASYON YOLCULUĞUNA DAHA FAZLA KATILACAĞINIZI UMUYORUM.
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Sayın Mehmet Fatih Kacır konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Tüm bunları kariyer yolculuğunuzda olası adresler olarak almanız için anlattım. Çok büyük bir insan kaynağına ihtiyacımız var. Bu insan kaynağında sadece sayı değil nitelik de önemli. Nitelik de sadece akademik yetkinlik değil, irade ve hedefleri olan insanlarla çalışmak önemlidir. Boğaziçililerin bu alanlara önümüzdeki dönemde daha fazla yöneleceklerini umuyorum. Türkiye’nin milli teknoloji hamlesi yolculuğuna, ar-ge, inovasyon yolculuğuna daha fazla katılacağınızı umuyorum. Meslekler, branşlar arası ayrımlar büyük ölçüde ortadan kalktı. Sizler şimdiden anlatılan işlere eğilmeye başlarsanız diplomanıza bölümünüze bakılmaksızın bu araştırma altyapılarında bu şirketlerde yer edinebilirsiniz. Şimdiden bu işlere adım atmanızı öneriyorum.”
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcımız Sayın Mehmet Fatih Kacır’a yoğun programı arasında bize vakit ayırarak Kariyer Festivalimiz’e katıldığı için şükranlarımızı sunuyoruz.
13’üncü Kariyer Festivali konferans salonundaki konuşmaların ardından fuaye alanında sektöründe öncü kurumların açmış oldukları stantlarda yapılan görüşmelerle devam etti. Katılımcı öğrenci ve mezunlarımız stantlarda görüşmeler yaparak iş ve staj başvurularında bulundular.