Alpaslan Korkmaz: Gücümüzün farkına varma zamanı geldi.

15 Mart 2009 Pazar günü gerçekleştirdiğimiz 8’inci Divan Toplantısı, “Global Ekonomik Krizin” soğuk rüzgârlarının hissedildiği bu günlerde katılımcılar üzerinde adeta “Doping Etkisi” oluşturdu.
Toplantı her zamanki gibi, katılımcıların sabah kahvaltısıyla başladı. Kahvaltı faslı tamamlandıktan sonra, açılış konuşmasını yapan Vakıf Başkanımız Tuncay Dinç Bey, kürsüye Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı Alpaslan Korkmaz Beyi davet etti. Alpaslan Beyin konuşmaya başlamasıyla birlikte katılımcılar olarak adeta bir dünya turuna çıktık. Ülkemizin sahip olduğu gücü, potansiyeli ve dünya üzerinde ülkemizle ilgili algıyı, bugüne kadar birçok kişinin duymadığı bilgi ve örneklerle görme imkânı elde ettik.
Alpaslan Beyin konuşmasından bazı satır aralıklarını kısaltarak sizlerle paylaşmak istiyoruz:
Sevgili misafirler öncelikle bir Pazar sabahı beni dinlemeye geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim.
(…)
Ailem, İç Anadolu’dan 1970’lerde İsviçre’ye iş için göçen bir aile, ben İsviçre’de doğup büyüdüm, eğitimimi orda aldım. Ailemiz hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan bizi okuttu. “Ana vatanınıza bir borcunuz var, günü geldiğinde o borcu ödeyeceksiniz” diye söylerdi babam.
Bir gün, T.C. Başbakanlıktan bir telefon geldi. “Dış Yatırımlarla” ilgili doktora çalışmamı bildiklerini ve benimle görüşmek istediklerini ifade ettiler. İlk başta şaka sandım ama, faks ile bilgiler doğrulanınca işin ciddi olduğunu fark ettim. Konuyla ilgili bilgilerimi bizzat Başbakanımızla paylaşma imkânı buldum. Bu vesileyle de ülkeme hizmet etme fırsatını yakalamış olduğum için gerçekten çok mutluyum.
Şu anda, Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı’nın başkanlığını yapıyorum.
Burada çalışmaya başlamadan önce dışarıda, ülkemi her fırsatta savunurdum, çalışmaya başladıktan sonra çok daha fazla savunmaya başladım. Biz gerçekten çok güçlü bir ülkeyiz. Birkaç örnek vereyim mesela: Akdeniz’de ülkelerindeki toplam dış ticaret hacmi 30 milyar dolar, bunun 20 milyar doları direkt Türkiye ile alakalı. Bir Akdeniz ülkesi olan Malta’nın nüfusu 400 bin, bu sayı bizim sırf üniversite öğrencilerimizin sayısı. Ülke olarak gücümüzün farkına varma zamanımız geldi.
Bakınız:
· 72 milyon nüfusumuz var
· Avrupa’nın en genç nüfusuna sahibiz
· 66 milyon GSM kullanıcımız var
· 30 milyon internet abonemiz var
· Dünyanın 4. en büyük gemi, 3. en büyük mega yat üreticisiyiz
· Dünyanın 16. en büyük otomotiv ve demir-çelik üreticisiyiz.
· 2008 yılında 75 milyon kişi uçakla yolculuk yaptı ülkemizde
· Kadın akademisyen oranımız %39 ile Avrupa ortalamasının %6 üstünde
· Dünyanın sekizinci turist alan ülkesiyiz, 23 milyon ile.
· Türkiye her yıl 1 milyon İranlı, 600 bin İsrailli turisti aynı anda misafir ediyor ve bu kişiler aynı otellerde kalmalarına rağmen çatışmadan yaşayabiliyorlar.
Bu bilgiler ülkemizin aslında ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Bu gerçeklerden birçok yabancı yatırımcının haberi yoktu, bu bilgileri onlarla paylaştığımızda gerçekten şaşırıyorlar ve ilgilenmeye başlıyorlar.
DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMCI
Yabancı yatırımcıya neden ihtiyaç var?
  • İstihdamı geliştirmek
  • Yeni teknolojileri çekmek
  • Ülke vizyonuna vizyon katmak
  • Cari açığı kapatmak
  • Tasarruf eksimizi gidermek için ihtiyaç duyuyoruz.
Peki, yabancılar neden geliyor ülkemize?
  • Siyasi ve ekonomik istikrar
  • Ekonomik büyüme
  • Yaşam standartları
  • Eğitim sistemi, hukuk düzeni
  • Teknik altyapı
  • Mikroekonomik ve makroekonomik nedenler için geliyor.
Ülkemiz 2002 yılında, Dış Yabancı Yatırımlarda dünya genelinde 52. sırada iken 2008 yılında 16. sıraya yükselmiştir. Ülkemiz, yatırım yapılabilir ülkeler listesinde ise ilk 15 içinde yer almaktadır. Şu anda, GSMH/Dış Borç oranımız, bütçe açığı miktarı, enflasyon, ihracat ve sanayi üretim endeksimiz itibariyle birçok Avrupa ülkesinin ilerisinde yer alıyoruz.
Dış yatırımcıların bizi tercih etmesinin nedenleri bunlarla da sınırlı değil. İşe gelme oranında dünyada birinci sırada olduğumuzu ve Japonları geçtiğimizi biliyor muydunuz?
Genç nüfus itibariyle Avrupa lideriyiz. Milli Eğitim bütçemiz tüm bakanlıklar arasında ilk sırada (eğitime verdiğimiz önemi gösteren önemli bir işaret), okullarımızda bilişim altyapısı çok güçlü, bilişim altyapısına yapılan yatırım konusunda Avrupa birincisiyiz.
Ayrıca, lojistik olarak da dünyanın merkezinde yer alıyoruz. Nasrettin Hoca’nın bir fıkrası var dünyanın merkez ile ilgili. Tam da konuyla uyuşuyor. Ülkemiz konum itibariyle üç kıtanın ortasında yer alıyor. 4 saatlik bir uçuş mesafesinde 1.4 milyar insan yaşıyor.
Dış yatırımlarla ilgili ülkemizde son dönemde yapılan yapısal reformlar da dış yatırımların ülkemize gelmesi için uygun ortam yaratmıştır. T.C. Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı kuruldu. Direkt başbakana bağlı görev yapan bu ajans, devlet bünyesinde, çok dilli, profesyonel ve proje odaklı bir şekilde faaliyetlerine devam ediyor. Sahip olduğumuz vizyon, misyon ve hedefler var. Bunlar doğrultusunda ülkemizi tanıtmak ve daha fazla dış yatırım çekme adına yaptığımız faaliyetler var.
Teşekkür ederim.
Soru-Cevap:
Soru: Yıllar önce bir Galatasaray Teknik Direktörü altyapı çalışmaları yaparken “Türk insanının sabrı çok az” demişti. Siz de benzer bir sorunla karşılaşıyor musunuz? Kısa zamanda çok şey yapmanız bekleniyor mu?
Cevap: Bu durumla ilgili olarak iki kademeli bir yaklaşım sergiliyoruz. Kısa vadeli, sonuç odaklı, etkili çalışmalar, bir de uzun vadeli, altyapı oluşturucu, tohum atıcı çalışmalar. İkisi de önemli ikisi de gerekli…
Soru: Yabancı ülkelerde Türk Cemiyetleriyle iletişim kuruyor musunuz ve hangi ülkeler Türkiye’ye yatırım konusunda en çok ilgi duyuyor?
Cevap: Tabi ki gittiğimiz her ülkede ilk o ülkedeki vatandaşlarımızla iletişim kuruyor, onların yardım ve desteğini alıyoruz. İkinci sorunuza gelince, en çok yatırımı, Batı Avrupa ülkelerinden alıyoruz. Fakat son dönemde Körfez ülkelerinden gelen yatırım miktarı ciddi şekilde arttı.
Soru: Krizle ilgili bir hareket planınız var mı?
Cevap: Sekiz ay önce planlarımızı revize ettik. Nakit zengini, uzun vadeli düşünen ve spekülatif değil; reel olarak yatırım yapabilecek yatırımcılara olan ilgimizi daha da artırdık.
Soru: Ülkemizde özellikle son olaylardan sonra, yabancı firmalara karşı bir düşmanlık sergileniyor. Bu konularla ilgili bir çalışmanız ya da yatırım sonrası hizmet çalışmanız var mı?
Cevap: Bu konularla ilgili duygusal değil daha rasyonel yaklaşımlar sergilemek tabi ki çok önemli. İnsanların duygularını anlayarak en sağlıklı yaklaşımlar sergilenmeli.
Soru: Dışarıdaki olumsuz Türkiye imajıyla ilgili çalışmalarınız var mı?
Cevap: Yaptığımız tüm çalışmalar Türkiye imajını daha olumlu hale getirmek için. Bu bir zaman işidir. Bir anda her şeyi değiştirmek mümkün değil. Bu konuda en büyük kaynak olarak, ülkemizi ziyaret eden yabancıları görüyoruz. Onlar bizim elçimiz olacak.
Vakıf yöneticilerimiz, toplantı sonunda Alpaslan Beye teşekkür ettiler ve kendilerine vakıf hatırası olarak bir tablo hediye ettiler.
Mustafa Öztürk PDR 2006
Başbakanlık Yatırım Destek
ve Tanıtım Ajansı
“Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA), Türkiye’deki yatırımları teşvik etme ve tanıtma görevini üstlenmiş olan resmi bir kuruluştur. Doğrudan Başbakanlığa bağlı olan ajansımız, küresel iş dünyasına yatırım olanakları sunmayı; yabancı şirketlere Türkiye’ye giriş yapmadan önce, giriş işlemlerinin yapılması sırasında ve giriş yaptıktan sonra yardımcı olmayı amaçlamaktadır. Ajansımız, uluslararası yatırımcılara yönelik bir başvuru merkezi olmanın yanı sıra; yatırımları desteklemek ve cazip hale getirmek üzere ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde faaliyet gösteren tüm kurumlar için bir irtibat noktası olarak da hizmet vermektedir.

Yurt içindeki kurum ve kuruluşların yanı sıra ABD, Almanya, Birleşik Arap Emirlikleri, Çin, Fransa, Hindistan, İngiltere, İsrail, İtalya, Japonya, Kanada, Kazakistan ve Rusya olmak üzere 13 ülkede ve diğer Körfez Ülkelerindeki temsilcilerimiz ile yatırımcılara ‘tek durak’ yaklaşımıyla hizmet sunmaktayız. Türkçe’nin yanında; Almanca, Arapça, Çince, Fransızca, İngilizce, İspanyolca, İtalyanca, Japonca, Korece ve Rusça dillerinde iletişim kurabileceğiniz uzman ekibimiz, Türkiye’deki yatırımlarınızın başarıya ulaşması için destek hizmeti vermektedir.

Hizmette en iyi kaliteyi yakalamayı hedefleyerek Ankara ve İstanbul’daki ofislerimizde kesintisiz müşteri destek hizmeti sunuyoruz. Özel sektör yaklaşımını benimsemiş olmasına karşın tüm resmi kurum ve kuruluşlardan tam destek alan ajansımız, gizlilik ilkeleri çerçevesinde ücretsiz hizmet vermektedir.” http://www.invest.gov.tr/textPage.aspx?pID=6
Alpaslan Korkmaz
Alpaslan Korkmaz, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanlığı görevini 2006 yılının Ekim ayından beri sürdürmektedir.
Bu görevinden önce Korkmaz, 2002 ve 2006 yılları arasında Neuchâtel Kantonu Yatırım Promosyon Ajansı’nda Direktörlük görevini yerine getirmiş olup eş zamanlı olarak, Batı İsviçre Ekonomik Kalkınma Ajansında Direktör Yardımcılığı görevinde de bulunmuştur.
Kariyerine, 1994 yılında Zürih’te Havacılık sektöründe Finans Müdür Yardımcısı olarak başlamıştır. 1997 ile 2002 arasında ise uluslararası bir danışmanlık şirketinde Genel Müdürlük görevini yerine getirmiştir. Şu an Neuchâtel Üniversitesi’nde “Doğrudan Yabancı Yatırımlar çekme stratejileriyle” ilgili doktora çalışmasını tamamlamakta olan Korkmaz, aynı üniversitede uluslararası işletme dalında “kültürler arası müzakere” konusunda öğretim üyesidir. Korkmaz 5 lisan bilmektedir.

 

Platformunuzu seçin ve paylaşın.