Mühendislik Kariyer Sohbeti’ni Gerçekleştirdik

Profesyonel Kariyer Sohbetleri kapsamında 3 Mayıs Perşembe günü düzenlediğimiz Mühendislik Kariyer Sohbeti’nde, mühendislik fakültesi öğrencileri ile alanında uzmanlaşmış mezunlarımız bir araya geldi.

Moderatörlüğünü Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fazıl Önder Sönmez’in (Makina Müh. 91’) üstlendiği Mühendislik Kariyer Sohbeti’nde konuklarımız;

Prof. Dr. Ensar Gül (EE 82′) / Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi – Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı

Oral Avcı (Fizik 83′, EE Yüksek Müh. 85′) / Piomak Otomasyon A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı

Mustafa Önder Kıyıklık (Endüstri Müh. 99′) / Yıldız Holding Kurumsal Strateji Direkörü

Oldu.

Sohbete “Rüyalarınızın gerçekleşmesini istiyorsanız uyanmalısınız)” diyerek başlayan Oral Bey, kendi tecrübelerini paylaştı. Amerika’da okuyup ardından Türkiye’de nükleer tesislerde mühendis olarak çalışma hayali kuran Oral Bey, üniversitede bir hocasının onu uyarmasıyla gerçekçi düşünerek Amerika hayalincen vazgeçmiş ve makine mühendisliği yüksek lisansına başlamış.

“Önünüzü göremezseniz çok hata yaparsınız” diyen konuğumuz; hayatı, insanları ve geleceği okumamız gerektiğini ve doğru adımlar atmak gerektiğini söyledi.  Mühendislerin okumamak, asosyallik, sebat edememek, odaklanamamak gibi sorunları olduğunu söyleyen Oral Bey, bir mühendisi işe alırken sorduğu sorulardan birinin “en son hangi kitabı okudun?” olduğunu belirtti.

Oral Bey, Mühendislikle ilgili yanlış bir algı olduğunu ve mühendislik denince akla hendese geldiğini söyledi. “Mühendislerin bir kısmı tasarım yapar, bir kısmı tasarımı işlevsel hale getirir, bir kısmı tasarımı uygular. Türkiye’de ise mühendislerin birçoğu tasarım yapamıyor. Mühendis, hayata, bir sürece şekil vermek ya da şekil vermenin yollarını bulmaktır.”

Konuya bir akademisyen gözüyle yaklaşan Prof. Dr. Ensar Gül ilk olarak, akademisyenlik ile piyasanın birbirinden çok farklı mecralar olduğunu söyledi. Akademisyenliğin ömür boyu devam eden bir öğrencilik süreci olduğunu vurgulayan Ensar Bey, bunun hem avantajları hem de dezavantajları olduğunu anlattı. Her akademisyen kendisinin patronudur, fakat akademisyenlikte maddi imkânlar sınırlıdır diyen Ensar Bey, Türkiye’de 70 yaşına kadar akademisyen olarak çalışılabildiğini söyledi.

Boğaziçi Üniversitesi mezunu mühendislerin işe başlarken avantajlı olduğunu söyleyen Ensar Bey, işe girdikten sonrasının ise kişinin çalışma performansına göre geliştiğini anlattı.

“Risk alacaksanız gençken alın” diyen konuğumuz, ileyleyen yıllarda aile faktörünün risk almayı zorlaştırdığını anlattı. Mühendislik öğrencilerine, önlerine çıkan yurtdışı imkanlarını değerlendirmelerini öneren Ensar Gül, temelli kalınmasa bile yurtdışı tecrübesinin katkı sağladığını söyledi.

Sosyal alanlara en yakın ve en az teknik işe sahip olan mühendisliğin Endüstri mühendisliği olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Mustafa Önder Kıyıklık,öğrencilere kariyer tercihlerini yaparken yaparken en iyisini aramak yerine önlerine gelen fırsatları değerlendirmelerini önerdi. Mustafa Bey, “En yüksek verimi nereden alabilirim?”in cevabının zamanla öğrenildiğini söyledi.

İşe alımda Bilgi, Beceri ve Motivasyon’un çok önemli bir üçlü olduğunu söyleyen Mustafa Bey, “Motivasyonun içeriğinde sizin karakteriniz gizlidir.” dedi.

Prof. Dr. Fazıl Önder Sönmez, hangi iş daha çok bilgi ve tecrübe kazandıracaksa o işi tercih etmenin doğru olduğunu, çünkü öğrenme devam ettiğini belirtti. Son yıllarda mühendislik alanında faaliyet gösteren şirketlerin sayısının arttığını söyleyen Fazıl Bey, bunun mühendislik öğrencileri için iyi bir fırsat olduğunu söyledi.

Fazıl Bey, iyi bir akademisyen olmak için araştırma yapmak ve iyi eğitimin çok önemli olduğunu belirtti.

Konuklarımızın Mühendislik fakültesi öğrencileriyle tecrübe ve fikirlerini paylaştıkları Mühendislik Kariyer Sohbeti, öğrencilerden gelen soruların cevaplanmasının ardından sona erdi.

 

Platformunuzu seçin ve paylaşın.